
2023 Seçimleri: Türkiye Demokrasisinin Nihai Sınavı
Yaklaşan 2023 seçimleri, Türkiye’nin demokrasisi için nihai sınav olacak. Seçimlere sadece iki yıl kala, tansiyon şimdiden yüksek. Türkiye’nin yakın tarihine bir dizi seçim, darbe ve anayasal reformlarla birlikte siyasi çalkantılar damgasını vurdu. Ancak Türkiye’nin demokratik uygulamalarda kat etmesi gereken çok yol olsa da 2023 seçimleri, ülkenin demokratik kimliğini kanıtlaması için önemli bir fırsat sunuyor. Sorunsuz, özgür ve adil bir seçim, Türkiye’nin demokratik kurumlarının sağlamlaşmasında ve ülkenin siyasi sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmesinde çok yol kat edecektir. 2023 seçimleri, yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminde yapılacak ilk seçim olacağı için çok önemli olacak. 2018 yılında Türkiye, ülkenin siyasi sistemini parlamenter sistemden başkanlık sistemine dönüştüren bir referandum düzenledi. Anayasal reform, yürütme yetkilerini cumhurbaşkanının elinde toplayarak, cumhurbaşkanının kararname yoluyla yönetmesine, parlamentoyu feshetmesine ve parlamento onayı olmadan kilit yetkilileri atamasına izin verdi. Bu anayasal reform tartışmalı oldu ve eleştirmenler, gücün çok fazla başkanın elinde toplandığını ve hükümetin üç erki arasındaki kontrol ve dengeleri bozduğunu ileri sürdüler. 2023 seçimleri, bu başkanlık sisteminin ülkenin yönetişim sistemine daha fazla istikrar ve verimlilik sağlama vaatlerini yerine getirip getirmediğini görmek için bir test olacak. 2023 seçimlerinin Türkiye demokrasisi için kritik bir sınav olmasının bir diğer nedeni de seçimlerin gerçekleşeceği siyasi ortamdır. Ülke, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) destekçileri ile muhalefet arasındaki derinleşen uçurumla yıllardır kutuplaşmış durumda. Hükümet, muhalefet medyasına baskı yaptı ve muhalefet liderlerini tutukladı, bu da ülkenin demokratik kimlik bilgileri hakkında endişelere neden oldu. 2023 seçimleri, Türkiye’ye bu ayrımları bir kenara bırakıp yapıcı angajman, karşılıklı saygı ve demokratik sürece dayalı bir siyasi söylem oluşturma fırsatı sunuyor. Türkiye’nin demokrasisi son on yılda pek çok sınavdan geçti ve hala üstesinden gelinmesi gereken zorluklar var. Ülkenin siyasi kültürü bölünmüş durumda ve hükümetin demokrasiye olan bağlılığı konusunda soru işaretleri var. Ancak 2023 seçimleri, ülkenin demokratik uygulamalara, siyasi istikrara ve şeffaflığa bağlı olduğunu göstermesi için bir fırsat sunuyor. Uluslararası toplum bu seçimleri yakından takip edecek. Türk hükümeti, seçimlerin minimum müdahale ile özgür ve adil olmasını sağlamalıdır. Bu, muhalefet partilerinin taciz veya zulüm korkusu olmadan kampanya yürütmelerine izin verilmesini ve seçim yasalarına uyulmasını sağlamayı içerir. Sonuç olarak, yaklaşan 2023 seçimleri Türkiye’nin demokratik sisteminin nihai sınavını temsil ediyor. Ülkeye istikrarlı bir yönetim kurma, halkın güvenini yeniden kazanma ve demokratik ilkelere olan bağlılığını gösterme fırsatı sunarlar. Türkiye’de demokrasinin gelişmesi için seçim sürecinin özgür ve adil olması ve sonucun halkın iradesini yansıtması gerekiyor. 2023 seçimlerinin bu beklentileri karşılaması ve bölgede demokrasi için bir umut ışığı olması Türk hükümetine ve halkına düşüyor.