
Adalet Bakanı Tunç’tan Selçuk Tengioğlu Hakkında Açıklama!

İstanbul’da Şok Eden Saldırı: Selçuk Tengioğlu’nun Geçmişindeki Karanlık Noktalar
İstanbul’da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik gerçekleştirilen saldırının faili Selçuk Tengioğlu’nun geçmişi yeniden gündeme geldi. 66 yaşındaki Tengioğlu’nun, 10 Mayıs 2004’te iki çocuğunu öldürdüğü ve iki çocuğunu yaraladığı ortaya çıktı. Bu trajik olay, Türkiye’nin toplumsal yapısında derin yaralara neden olmuştu.
Geçim Sıkıntısı ve Trajik Olay
Selçuk Tengioğlu’nun eşi Ayyuş Tengioğlu, birkaç gün önce geçim sıkıntısına dayanamayarak evi terk etti. Olay gecesi, evde kalan Tengioğlu, odalarında uyuyan 17 yaşındaki kızı Mutlu ve 19 yaşındaki oğlu Barış’a tabancayla ateş etti. Bu dehşet verici olay sonucunda, Tengioğlu’nun 11 yaşındaki kızı Gülşah da yaralandı. Bu sırada olaydan haberdar olan 16 yaşındaki Yasemin, babasının elinden kurtulmak amacıyla balkondan atladı ve ağır yaralandı. Komşuların ihbarı üzerine evine gelen polis, Tengioğlu’nu gözaltına aldı.
Soruşturma ve Ceza Süreci
Selçuk Tengioğlu, poliste verdiği ifadesinde, "Eşim evi terk ettiği için çocuklarımı öldürdüm" dedi. Daha önce de aile içi şiddet ve cinsel taciz gibi suçlardan birçok kez gözaltına alınan Tengioğlu, müebbet hapis cezasına çarptırıldıktan sonra, 2020 yılında şartlı tahliye ile serbest bırakıldı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, konuyla ilgili açıklamasında, saldırıya ilişkin derhal adli soruşturma başlatıldığını ve şüphelinin gözaltına alındığını belirtti. Soruşturmanın titizlikle yürütüldüğünü vurguladı.
Eski Mevzuatın Etkileri
Tengioğlu’nun serbest bırakılmasının sebeplerinden biri, 2004 yılında işlediği suçlar nedeniyle eski Türk Ceza Kanunu’na tabi olması. Mevcut kanunlara göre suç işlemiş olsaydı, en az 36 yıl yüksek güvenlikli bir ceza infaz kurumunda kalacağı belirtiliyor. Ancak bu durum, kamuoyunda "müebbet aldı, serbest bırakıldı" gibi yanlış anlayışlara yol açmakta.
Bu tür olayların önlenmesi ve toplumda güvenin tekrar tesis edilmesi için cezaların etkin bir şekilde uygulanması ve rehabilitasyon süreçlerinin gözden geçirilmesi gerektiği aşikâr. Adaletin sağlanması, toplumda benzer trajedilerin yaşanmaması adına hayati önem taşımaktadır.




