ADB ve İsDB Çalışması, Kazakistan’ın Küresel Değer Zincirleri Aracılığıyla Çeşitlendirme Fırsatlarını Ortaya Koyuyor
ASTANA — Kazakistan, Asya Kalkınma Bankası (ADB) ve İslam Kalkınma Bankası (IsDB) tarafından yapılan yeni bir çalışmaya göre, sadece çıkarılabilir kaynaklara olan bağımlılığını azaltmakla kalmayıp aynı zamanda küresel ekonominin yüksek katma değerli segmentlerinde rekabetçi bir konuma gelme fırsatına sahip.
Kazakistan’ın Kaynak Ekonomisi – Küresel Değer Zincirleri Aracılığıyla Çeşitlendirme adlı raporda, Kazakistan’ın üst orta gelirli bir ekonomi olmasına rağmen, son yirmi yılda küresel değer zincirlerindeki faaliyetlerinin genellikle düşük karmaşıklık ve sınırlı yenilik özelliklerine sahip sektörlerde ve aşamalarda olduğu belirtiliyor. Bu durum ekonomiyi dış şoklara karşı savunmasız hale getiriyor.
ADB Başekonomisti Albert Park, 17 Ekim tarihinde ADB’nin basın servisine verdiği demeçte, “Kazakistan’ın küresel değer zincirlerine daha fazla ticaret entegrasyonu, ülkenin daha çeşitli ve dirençli bir ekonomi inşa etmesine yardımcı olabilir ve daha yeşil enerji kaynaklarına geçiş de dahil olmak üzere küresel ekonomik değişimleri daha iyi yönetmesine yardımcı olabilir,” dedi.
Rapor, Kazakistan’ın küresel değer zincirlerinde rolünü güçlendirebileceği alanları, gıda ve içecek endüstrisiyle makine ve taşıma ekipmanlarıyla ilgili segmentler gibi belirli sektörleri belirliyor. Madencilik ve metallerin ekonominin yıllık ihracatının neredeyse %80’ini oluşturmasına rağmen, metaller imalat sektörü, madencilik sektörüne kıyasla daha yüksek katılım oranları göstermekte ve daha yüksek katma değer sağlayan segmentler, büyüme potansiyeli sunmaktadır.
Yayında, Kazakistan’ın küresel değer zinciri fırsatlarından tam olarak yararlanmasını engelleyen zorluklar vurgulanıyor. Bu kısıtlamaları ele almak ve Kazakistan’ın küresel değer zincirlerine entegrasyonunu arttırmak için uygulanabilir politika önerileri, ticaret engellerinin azaltılması, ticaret anlaşmalarının genişletilmesi ve inovasyonu ve yabancı doğrudan yatırımı destekleyen bir iş ortamının teşvik edilmesini içermektedir. Rapor ayrıca ülkenin karasal konumundan kaynaklanan zorlukları aşmak ve küresel pazarlarda rekabetçiliği artırmak için dijital altyapıya stratejik yatırımlar yapılmasını da önermektedir.
Rapor, ADB ve IsDB arasındaki iş birliğine dayalı yayınlar serisinin en sonuncusudur ve gelişmekte olan ekonomilerin sürdürülebilir kalkınma için küresel değer zincirlerini nasıl kullanabileceğine odaklanmaktadır.
ADB, yoksulluğun kökünü kazımak için çaba gösterirken aynı zamanda refahı arttıran, kapsayıcı, dirençli ve sürdürülebilir Asya ve Pasifik bölgesi hedeflerine ulaşmaya kararlıdır. 1966 yılında kurulan ADB, bölgeden 49 olmak üzere 69 üye ülke tarafından sahiplenilmektedir.
57 üye ülkede faaliyet gösteren IsDB, insanların kendi ekonomik ve sosyal ilerlemelerini ölçekte gerçekleştirmeleri için onlara olanak sağlamaya kararlıdır, potansiyellerini gerçekleştirebilmeleri için altyapıyı oluşturmaya odaklanır.
IsDB, topluluklar ve uluslar arasındaki iş birliğini güçlendirir ve bilimin, teknolojinin ve yeniliğin gücünü kullanarak Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmayı hedeflerken, dünyanın en büyük kalkınma zorluklarına etik ve sürdürülebilir çözümler getirir.
