Astana’da Ev Bulma: Yabancının Keşif Yolculuğu
Astana, Benim İkinci Evim Haline Geldi
ASTANA — Astana, geleceğe uzanan silueti ve keskin kış rüzgarlarıyla benim için gelenek ve yeniliğin benzersiz bir karışımını sunarak ikinci evim haline geldi. Bu dinamik şehirde yaşayan bir Türk olarak, her gün yeni hikayeler ve kültürel kesişmeler keşfediyorum.
2019 yılında ilk geldiğimde, Astana hakkında pek bir şey bilmiyordum. Ancak sokaklarını keşfettikçe, modern ve titiz tasarımına hayran kaldım. Kıpırtılı İstanbul’un aksine, Astana sakinlik ve huzur hissi sunuyordu. İlk ziyaretimden sonra geri dönmeyi planladım, ancak pandemi planlarımı bozdu. İkinci ziyaretim 2021 yılında evleneceğim zaman oldu.
Yaklaşık 30 ülkeye seyahat etmiş biri olarak, çoğunlukla Avrupa’da, birçok şehrin benzer hissettirmeye başladığını fark ettim. Ancak Astana, aklımda kaldı. Görece genç bir şehir olmasına rağmen kendi ruhuna sahip. Birçok Avrupa şehrinden daha modern hissettiriyor. Birçok kişi sosyal aktiviteleri, nefes kesici dağ manzaraları ve daha ılıman iklimi nedeniyle Almaty’yi tercih ederken, ben farklı düşünüyorum. Ben modern şehirleri seviyorum ve Astana’nın sert kışları beni daha odaklı ve verimli hissettiriyor. Isınan iklimlerde genellikle alışveriş ya da dış mekan aktivitelerine yöneliyorum ve odaklanamıyorum. Burada soğuk, iç mekan aktivitelerine odaklanmamı ve gerektiğinde gevşememi sağlıyor.
Astana aynı zamanda meraklı bir kitleyle deneyimlerimi paylaşma fırsatı verdi bana. Hem Astana’daki yaşam hakkındaki yetersiz bilgilendirmeyi fark edince hem de anlatıcılığa olan tutkumla harekete geçerek, şehrin simgelerini, Kazak kültürünü ve günlük yaşamı belgelemek amacıyla @batuhaniche adlı bir Instagram sayfası açtım. Örneğin, buradaki yaşamın benzersiz yönlerini konu alan videolar paylaştım, mesela sadece 50 tenge (0.095 ABD Doları) karşılığında beş litrelik su şişesini doldurmayı ya da Kazakların “au” sesini bir tepki olarak kullanışını açıklamayı. Bu özel video geniş kitlelere ulaştı ve Kazaklar, kültürlerine yönelik bir yabancı perspektifini takdir ettiler.
Blogger olarak yaptığım çalışmalarla kültürler arasında bir köprü haline geldim. Takipçileri canlı Kazak kültürüne tanıtıyor ve bir Türk olarak yurt dışında yaşam hakkında hikayeler paylaşıyorum. Türkler ve Kazaklar, ortak Türk mirasımıza dayalı derin bir bağı paylaşıyorlar. Bu bağ, dil benzerliklerinden konuşarak, at temelli yemeklere karşı ortak sevgiyi ifade etmeye kadar konuşmalarımızda canlanıyor.
Astana’da yaşamanın en ödüllendirici yanlarından biri paylaşma ve öğrenme fırsatı sunması. Yakın zamanda şehirde bir Türk kahvaltısı etkinliği düzenledim, Kazak ve Türk topluluklarını bir araya getirdik. Geleneksel yemeklerin tadını çıkarırken, Türk müziği eşliğinde dans ettiğimiz ve oyunlar oynadığımız etkinlik, yeni dostluklara ve kültürel bağlara zemin hazırladı. Bu etkinlik sayesinde insanların bağ kurmasını görmek, beni gururlandırdı. Yakın gelecekte daha fazla bu tür etkinlikler düzenleme planları yaparak kültürel değişimimizi daha da zenginleştirmeyi hedefliyorum. Ayrıca orada kurduğum arkadaşlardan Kazakça öğrenmeye daha aktif olarak başladım.
Astana’nın, özellikle kışları, sıcaklık eksi derecelere düştüğünde, en dayanıklı sakinleri bile sınayan zorlukları var. Ancak şehrin buz gibi güzelliğini özümsemeyi öğrendim, özellikle Yılbaşı gibi kutlamalarda. Geçen yıl, -10 derece hava koşullarında, Kazak Eli Anıtı yakınlarında bir gece konserine katıldım. Sokaklar enerji ve neşeyle doluydu, böyle bir ortamı Türkiye veya Avrupa’da böyle koşullar altında hayal dahi etmemiştim.
Astana, bana dayanıklılığı, uyum kabiliyetini ve topluluğun önemini öğretti. Kar fırtınalarıyla başa çıkmak ya da farklı kökenlere sahip arkadaşlarla birlikte yemek paylaşmak, bu şehre derinden bağlı hissettiriyor.
Astana’yı keşfetmeye meraklı olanlara verdiğim tavsiye basit: ritmine uyum sağlayın, insanlarıyla bağlantı kurun ve geleneğin ve modernliğin benzersiz karışımının sizi şaşırtmasına izin verin. Burada yaşamak sadece uyum sağlamaktan ibaret değil, büyümek, öğrenmek ve dinamik ve dayanıklı insanları kadar dinamik bir şehirde gelişmekle ilgilidir.
Yazar, politik bilim ve uluslararası ilişkiler mezunu olan ve kültür, seyahat ve çevremiz hakkında etkileyici anlatılar paylaşan tutkulu bir hikaye anlatıcısı olan Batuhan Aksu’dur.
Not: Bu makalede ifade edilen görüşler yazarın kişisel görüşlerini yansıtmakta olup, The Astana Times’ın resmi pozisyonunu yansıtmayabilir.
