
Azerbaycan-Kazakistan Stratejik İşbirliğinde Yeni Bir Dönem: Petrol ve Gazın Ötesinde

Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki ikili ilişkilerin temeli enerji işbirliğine dayansa da, son dönemdeki jeopolitik bölgesel gelişmeler her iki ülkeyi de ilişkilerini genişletmeye ve geleneksel petrol ve gaz odaklı işbirliğinin ötesinde yeni stratejik hedefler belirlemeye teşvik etmiştir.
Azerbaycan ve Kazakistan, iç piyasalarındaki hidrokarbondan bağımlılığın artan büyüme ve çeşitlendirme hedefleri üzerinde benzer ekonomik vizyonları ve hedefleri paylaşıyor. Her iki ülke de tarım ve ticaret sektörüne yönelerek ekonomik stratejilerini genişletiyor. Baku ve Astana, bu fırsatı kullanarak çeşitlendirme planlarını hayata geçirmek ve bölgesel ve uluslararası düzeyde daha fazla etki sahibi olma arzusunda.
Trans-Hazar Uluslararası Taşımacılık Rotası (TITR) ya da Orta Koridor olarak bilinen, Rusya-Ukrayna çatışması sırasında büyük ilgi ve önem kazandı. TITR, Avrupa ve Çin arasındaki geleneksel rotalara alternatif bir seçenek olarak kabul ediliyor ve Avrupa’ya Orta Asya ve Kafkaslar bölgesindeki büyüyen pazarlara erişim sağlıyor. Azerbaycan ve Kazakistan, Orta Koridorun taşıdığı potansiyelin farkında ve ekonomilerini ve bölgesel ilişkilerini güçlendirmek için böyle bir fırsattan yararlanmaya ilgili.
Azerbaycan ve Kazakistan, sadece iç piyasaların ekonomik güvenliğini değil, Hazar bölgesinin genel ekonomik güvenliğini de güçlendirmenin bir yolu olarak petrol ve gaz endüstrisine odaklanmaktan diğer ekonomik sektörlere yönelmenin önemli olduğunu görüyor. Bu iki ülke arasındaki çeşitlendirilmiş ilişkiler, bölgesel etki ve ekonomik egemenliğin artmasına yol açabilir. Azerbaycan-Kazakistan güçlendirilmiş ortaklığı, Güney Kafkaslar ve Orta Asya arasında önemli bir bağı sağlıyor. Bu iki bölge, Sovyetler Birliği’nin çöküşünden bu yana çok ihtiyaç duyulan bölgesel bağlantıları sürdürmekte zorlandı. Bununla birlikte, Ukrayna’daki savaş, artan ABD-Çin gerilimleri ve Orta Doğu’daki önemli jeopolitik değişimler, Güney Kafkaslar ve Orta Asya arasındaki bağlantıyı artırarak katkıda bulunmuştur. Azerbaycan ve Kazakistan, bölgesel işbirliğini ve verimliliği artırmayı hedefleyen aktif bir dış politika uygulama konusunda lider iki ülke olmuştur.
Azerbaycan ve Kazakistan arasında enerji işbirliği hala kilit bir faktör olsa da, son zamanlarda her iki ülkede de hidrokarbon olmayan ilişkilere daha fazla dikkat edilmektedir. Baku ve Astana, mevcut jeopolitik fırsatı kullanarak ikili işbirliklerini güçlendirmek ve zenginleştirmek istiyor. Her iki ülke de enerjiyi ortaklıklarının önemli bir temeli olarak görmeye devam ediyor ve petrol ve gaz ticaretinde işbirliğini artırmaya devam ediyor. Her iki ülke de transit enerji hacmini artırmak için potansiyeli keşfetmek istiyor.
2023 yılında, Azerbaycan’ın devlet sahibi ulusal petrol ve gaz şirketi SOCAR ile Kazakistan’ın devlet enerji şirketi KazMunayGas, yılda 1.5 milyon ton Kazak petrolünün Baku-Tiflis-Ceyhan (BTC) boru hattı üzerinden transitini sağlayan bir anlaşma imzaladı. Halen işletilmeyen Baku-Supsa boru hattı da gelecekte Kazak petrolünün önemli taşımasında Azerbaycan-Kazakistan diplomatik görüşmelerde dikkate alınmaktadır.
Ancak, Azerbaycan ve Kazakistan, hidrokarbon endüstrisinden uzaklaşmayı vurgulayan küresel trendleri takip etmek istiyor ve alternatif yenilenebilir enerji ve yeşil teknolojiyi tercih ediyor. Bu eğilimi karşılamak için her iki ülke de ekonomilerini daha kapsamlı bir şekilde çeşitlendirmeye başlamalı. Ancak, hidrokarbon temelli ekonomilerin yakın gelecekte değiştirilmesi muhtemelen mümkün olmayacak, çünkü ciddi yatırım ve mali desteğe ihtiyaç duyulacak ve mevcut enerji piyasalarını ve enerji üretim kanallarını yeniden yapılandırmak gerekecek. Ayrıca, petrol ve gaz endüstrisi, özellikle mevcut jeopolitik durum ve yaptırımlarla karşı karşıya olan Rus enerji ihracatı dikkate alındığında her iki ülkeye önemli bir kaldıraç sağlıyor. Avrupa, alternatif enerji tedarikçileri ve ithalat yolları arıyor, kendi yenilenebilir enerji kaynaklarını ve yeşil teknoloji çözümlerini geliştirirken, bu süreç kendi zorluklarını beraberinde getiriyor.
Uzun vadeli refah ve ekonomik büyüme için, Azerbaycan ve Kazakistan’ın diğer temel ekonomik sektörleri ve ikili ekonomik işbirliğini geliştirme konusunda daha ileri adımlar atması gerekmektedir. Baku ve Astana, dijital alanda ortak projeler geliştirmeye ve uygulamaya başladı. Orta Asya ve Güney Kafkas ülkelerindeki internet bağlantılarının kalitesini iyileştirmeyi amaçlayan projelerden biri, Hazar Denizi tabanında fiber optik iletişim hatlarının inşasıdır. Daha geniş bir Dijital İpek Yolu projesinin bir parçası olarak, FOCL girişimi, Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki artan dijital işbirliğine, ayrıca bölgesel dijitalleşmeye ve bağlantılılığa katkıda bulunarak, iki ülkeyi önemli bölgesel dijital merkezler haline getiriyor.
Azerbaycan ve Kazakistan, iki ülke arasındaki ticaret ve ekonomik işbirliğinde önemli başarılar elde etti ve ikili ticaret %40 artarak 500 milyon dolara ulaştı. Ayrıca, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kassym-Jomart Tokayev’e göre, iki ülke, karşılıklı ticaret ve ekonomik işbirliğini ilerleten anlaşmaları uygularlarsa 1 milyar dolara ulaşabilir.
Baku ve Astana, Orta Koridor boyunca taşımacılık-lojistik altyapısının daha ileri geliştirilmesine büyük önem veriyor. Girişim, her iki ülke için değerli ve ekonomik açıdan faydalıdır. Azerbaycan ve Kazakistan’ın iç piyasalarının gelişimi ve çeşitliliği ile birlikte, Orta Koridor daha aktif ve operational hale geldikçe, bölgesel ekonomik etkileşim ve iş gelişir. Avrupa liderleri, Kuzey Rotası’na alternatif bir rota sağladığı için Orta Koridora büyük ilgi gösteriyor. Azerbaycan ve Kazakistan için Orta Koridor, sadece birbirleri arasındaki değil, Avrupa ile de güçlü ilişkiler kurma fırsatını temsil ediyor, bu da ekonomik büyüme ve işbirliği için önemli bir pazar olarak görülüyor.
Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki enerji dışı ilişkilerin geliştirilmesi ve yatırım yapılması gereken bazı konular üzerinde düşünülmesi gereken birkaç nokta varken, gelecekte bu işbirliğinin olasılıklarını değerlendirirken göz önünde bulundurulması gereken bazı konular var. Her şeyden önce, her iki ülkedeki enerjiye dayalı piyasaların yakın gelecekte değiştirilme olasılığı pek yok. Petrol ve gaz endüstrisi, Azerbaycan-Kazakistan ikili ilişkilerinde ana bir faktör olmaya devam edecek. Her iki ülke de kârlı petrol ve gaz üretiminin ve önemli enerji ihracatçıları ve tedarikçileri olmanın jeopolitik avantajlarının uzaklaştırılmaya hazır olmadığını düşünüyor.
Ancak, Azerbaycan ve Kazakistan son zamanlarda hidrokarbon dışı ikili ilişkilere daha ciddi yatırımlar yapmaya başladı. Ulaştırma, BİT, tarım ve ticaret gibi sektörler, her iki ülkede de henüz petrol ve gaz endüstrisini değiştirecek veya eşitleyecek kadar gelişmemiştir. Ulaşım sektöründe, Azerbaycan ve Kazakistan, bu iki ülke arasında değil, daha geniş bölgelerde de yoğunlaşmış ticaret ve işletmeler dahil olmak üzere enerji olmayan ürünlerin ticaretini getirecek olan Orta Koridor’un açılmasını övmüştür. Ancak, bu rota, lojistik, güvenlik ve altyapı konusunda ciddi yatırımlara ihtiyaç duyuyor. Kuzey Koridor üzerindeki mevcut taşımacılık belirsizlikleri nedeniyle, Azerbaycan ve Kazakistan, Orta Koridor’un işleyişini karşılamak için deniz limanlarını ve transit ağlarını genişletme fırsatına sahiptir.
Deniz limanı gelişmeleri de belirli sınırlamalar taşımaktadır: Orta Koridor’da Kazak Aktau Limanı’ndan geçen ve Azerbaycan Alat/Baku Limanı’na giren kısım, etkili taşımacılığı engelleyen ciddi bir sıkışma noktası olarak görülüyor ve önemli yatırımlara ihtiyaç duyuyor. Çözüm, her iki limanın taşıma kapasitesinde iyileştirmeler yapılmasını ve kargo gemilerinin sayısının artırılmasını gerektirir, bu da yakın gelecekte çözülmesi zor olabilir. Bununla birlikte, Orta Koridora olan talebin artması, Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki gelişmeyi ve bağlantıyı, ayrıca Hazar bölgesinin geniş bölgesini arttırmaktadır.
Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki gelişen ikili ilişki, cesur ortak dijital projelerin yürütülmesi, sıkça yapılan üst düzey resmi ziyaretler ve çok sayıda niyet mektubunun imzalanmasıyla yansıtılmaktadır. Baku ve Astana’daki yetkililer, özellikle enerji dışı alanlarda ikili işbirliğini artırmaya büyük ilgi göstermektedirler. Ancak Azerbaycan ve Kazakistan’ın geleneksel petrol ve gaz işbirliğinden uzaklaşma ve çeşitlenme sürecinin her iki ülkeye de zorluklar getirebileceği göz önünde bulundurularak, her iki ülkenin de stratejik olarak şekillendirilmiş ikili ilişkiler aracılığıyla pozisyonlarını güçlendirmeye hazır oldukları gözlenmektedir.
Yazar, uluslararası ilişkiler ve diplomasi alanında geçmişe sahip Sırbistan merkezli bir araştırmacı olan Nina Miholjcic-Ivkovic’tir.
Not: Bu makalede ifade edilen görüşler yazarın kişisel görüşleridir ve The Astana Times’ın resmi görüşlerini yansıtmayabilir.