BCG: 2100’e kadar iklim yatırımları on kat geri dönüş sağlayabilir
2050 yılına gelindiğinde, küresel sıcaklık artışını 2°C sınırları içinde tutabilmek için iklim değişikliği önleme önlemlerine yapılan yatırımların 9 kat artması ve uyum önlemlerine yapılan yatırımların 13 kat artması gerekmektedir. “Düzgün Düşünmek İçin Çok Sıcak, Panik Yapmak İçin Çok Soğuk” isimli güncelleme raporuna dayanarak bildiriliyor.
Araştırma, Boston Consulting Group (BCG), Cambridge Judge Business School ve Cambridge Üniversitesi klİmaTraces Laboratuvarı tarafından hazırlandı. İklim değişikliği etkilerine yönelik yapılan araştırmaların ölçeğinin hızla büyüdüğüne dikkat çeken Cambridge Judge Business School’un Doçenti ve klİmaTraces Laboratuvarı Direktörü Kamiar Mohaddes, iklim değişikliğinin tarımdan sanayiye ve ticarete kadar tüm ülkelerde ve sektörlerde gelirleri azaltacağını belirtti.
Zararı en az maliyetle azaltmanın yolu, müdahale önlemleri ile olmaktadır. Yatırım getirisi, yatırım hacmini 5 ila 14 kat aşabilir. Güncelleme raporuna göre, bu yüzyılda erken yatırımların önemi vurgulanmaktadır: 2050’den önce fonların %60’ı ayrılmalıdır, çünkü hareketsizlikten kaynaklanan ekonomik zararların %95’i daha sonra ortaya çıkacaktır.
İklim değişikliği ile mücadele etmenin güçlü ekonomik argümanları bulunmaktadır, ancak birçok kişi bunun önemini fark etmemektedir. BCG’de Yönetici Direktör ve Ortağı olan Annika Zawadzki, 2100 yılına kadar iklim önlemlerine yapılan yatırımların on kat geri dönüş sağlayabileceğini belirtti. Araştırmanın yazarlarına göre, 2100 yılına kadar 3°C’lik bir ısınma ile küresel üretim %15 ila %34 azalacaktır. Ancak, küresel GSMH’nin %1-2’sini yatırım yaparak, sıcaklık artışını 2°C içinde tutmanın, kayıpları %2-4’e düşüreceği tahmin edilmektedir.
Hareketsizliğın maliyeti, GSMH’nin %11-27’sine ulaşacak; küresel sağlık harcamalarından üç kat, yoksulluğun üstesinden gelmek için gereken fonlardan ise sekiz kat daha fazla olacaktır. Ayrıca, 2030 yılına gelindiğinde, enerji geçişinin enerji tedarikinde 14 milyon, inşaat ve yeni sektörlerde, örneğin hidrojen üretiminde 16 milyon yeni iş yaratacağı öngörülüyor. Ancak kömür gibi eski sektörlerde, 5 milyon iş kesilecek.
Adaletli bir enerji geçişine ihtiyaç vardır, işçilere iş değişim ve istihdam fırsatları sunmanın yanı sıra ekonomiyi çeşitlendirmeye yönelik önlemler alınmalıdır, güncelleme raporu belirtmektedir.
