BM Güvenlik Konseyi’nde Arap Dışişleri Bakanları UNRWA’nın Yanında Durdu
Arap Bakanlar, BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) gerçekleştirilen UNRWA oturumunda konuştu.
Cezayir Dışişleri Bakanı Ahmet Attaf, ilk konuşmayı yaparak, UNRWA’nın Filistin halkının yaşadığı trajedilerde tutunduğu son umut olduğunu belirtti. Attaf, BM ajansının açık saldırılara maruz kaldığını ve utanç verici bir şekilde hedef alındığını belirtti.
Attaf, UNRWA’nın finansmanının azaltılması ve varlığının sonlandırılması için yanıltıcı bahaneler kullanıldığını vurgulayarak, “Bu, İsrail’in Filistin davasını ortadan kaldırma ve Filistin devlet projesini tamamen yok etme planının önemli bir parçasıdır.” dedi.
Filistinli mültecilerin varlığı süresince UNRWA’nın varlığının ve çalışmalarının devam etmesi gerektiğini vurgulayan Cezayirli Bakan, uluslararası topluma cesaret göstererek UNRWA’yı koruma çağrısında bulundu.
Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, BMGK’da yaptığı konuşmada, Gazze’de açlıkla karşı karşıya olan 2,3 milyon Filistinlinin durumuna dikkat çekerek, “Gazze’de insani çabaların omurgasını oluşturan tek kurum UNRWA’dır. İsrail bunu kırmaya çalışıyor, buna izin vermemeliyiz.” şeklinde konuştu.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan da İsrail’in Gazze’de 6 aydır devam eden saldırılarına dikkat çekerek, BM Güvenlik Konseyi’nin önleyemediğini belirtti. Ferhan, UNRWA’nın Filistin’deki rolünün “açık ve vazgeçilmez” olduğunu vurgulayarak, UNRWA’yı “korkunç durumda olan insanlara umut veren yaşam hattı” olarak tanımladı.
Mısır’ın BM Daimi Temsilcisi Usame Abdulhalik de, İsrail’in UNRWA’yı yalanlar ve iftiralarla itibarsızlaştırmaya çalıştığını ifade ederek, ajansın çalışanlarının insani yardımların en büyük örneklerini sunduğunu belirtti. Abdulhalik, bazı ülkelerin UNRWA’ya sağladığı fonları kesmek için ikna edici olmayan gerekçeleri reddettiklerini söyledi.
BM Güvenlik Konseyi’nde yapılan bu oturumda Arap bakanlar, UNRWA’nın Filistin halkı için kritik öneme sahip olduğunu ve çalışmalarının devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, uluslararası toplumu bu konuda cesaret göstermeye çağırdılar.
