Dijital Uçurumu Aşma: Parlak Bir Gelecek İçin Kazakistan’ın Kırsal Gençlerini Güçlendirmek
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, internet artık bir zorunluluk değil, bireysel başarı ve toplumsal gelişim için hayati bir gereklilik haline gelmiştir.
Ancak, Kazakistan teknolojik gelişmeler konusunda büyük adımlar atmış olsa da, ülke hala özellikle kırsal bölgelerde internet erişiminin minimal olduğu dijital bir uçurumla karşı karşıya kalmaktadır. Bu uçurum, özellikle uzak köy okullarındaki yetenekli öğrencileri etkileyerek onların eğitim materyallerine erişmelerini engellemekte, geniş bakış açılarına ulaşmalarını engellemekte veya yüksek öğrenim ve iyi bir kariyer yoluna hazırlanmalarını kısıtlamaktadır.
Kazakistan’daki bir köyde büyüyen biri olarak, internet olmadan eğitim gören öğrencilerin karşılaştığı bazı zorlukların farkındayım. Çocukluğumda, temel olarak ders kitaplarına ve geleneksel sınıf öğretimine güveniyordum ve bazen ek kaynaklara ulaşamıyor veya verilen müfredattan dışarı çıkamıyordum. İnternet, üniversiteye kabul için yarıştığım şehirli akranlarımdan için değerli bir bilgi kaynağı olurken, benim için ulaşılamaz bir lüks olarak kaldı ve beni çevrimiçi sunulan geniş fırsatlardan mahrum bıraktı.
Ancak, aktif bir merak ve kazanma isteğiyle harekete geçerek dünya görüşümü genişletmek için her şansı değerlendirdim. Yerel kütüphaneden sayısız kitap okudum, okul sonrası etkinliklere katıldım ve öğretmenlerim ve rehberlerimle canlandırıcı tartışmalar yaptım. Sonunda, Nazarbayev Üniversitesi’nde yer almak benim kendi çabam sayesinde gerçekleştirdiğim bir başarıydı. Bu başarı, benim için çeşitli fırsatların kapılarını açtı.
Benim hikayem benzersiz değil. Kazakistan’ın kırsal bölgelerinde yaşayan pek çok yetenekli öğrencinin, çevrimiçi kaynaklara erişim imkanı bulunmadığı içim benzer zorluklarla karşılaştığı bir gerçektir. Şaşırtıcı bir şekilde, mevcut istatistikler, Kazakistan’daki 3.000’den fazla okulun internet erişimine sahip olmadığını ve bu durumun 1 milyondan fazla öğrenciyi etkilediğini göstermektedir. Bu öğrencilerin akademik çabalarını engeller ve bilgi kapsamlarını daraltır ve okuldan sonra hayatlarıyla ilgili akıllıca kararlar vermelerini engeller.
Kazakistan’ın kırsal bölgelerinde kaliteli eğitim sağlamak, her çocuğu eşit fırsatlara sahip olacak şekilde donatma konusunda ahlaki bir görev ve gerekliliktir. Kırsal okulların güvenilir ve ekonomik internet erişimi, bu tür bölgelerdeki yetenekli çocukların maksimum potansiyellerini açmalarına olanak tanıyacaktır ve bu da ulusal gelişimi büyüme ve refaha doğru ilerletecektir.
Hükümetin genişbant altyapısını geliştirmek için yaptığı takdire şayan çabalar, özel firmaların yenilikçi çözümleriyle birlikte hızlandırılmalıdır. Bu, başta her Kazak çocuğunun eğitim fırsatlarını iyileştirme amacı taşıyan bir ortak görev ve ulusal bir hedef olarak görülmelidir.
Altyapıyı oluşturmanın yanı sıra, dijital okuryazarlık eğitimi de eşit derecede önemlidir. Uzak konumda yaşayan öğrencilerin çevrimiçi becerileri ve bilgisini öğrenme ve keşfetme konusunda yetenekli olmalarını sağlamak zorunludur. Ayrıca, öğrencilere çevrimiçi bilgiyi eleştirel olarak değerlendirme, interneti güvenli bir şekilde gezme ve teknolojiyi sanatsal ifade ve problem çözme için kullanma konusunda öğretilmelidir. Kırsal okullarda kapsamlı dijital okuryazarlık programlarını uygulamak, sadece öğrencilere gerekli becerilerle güç vermekle kalmayacak, aynı zamanda sorumlu internet kullanım kültürünü de teşvik edecektir.
Ayrıca müfredatın içine teknolojiyi entegre etmek, kırsal okullarda eğitim deneyimini geliştirebilir. Çevrimiçi kaynaklar, sanal işbirlikleri ve etkileşimli öğrenme platformları, geleneksel öğretim yöntemlerini tamamlayarak öğrencilere daha dinamik ve etkileşimli bir eğitim ortamı sunabilir. Teknolojiyi sınıflara entegre ederek, dijital uçurumu kapatır ve öğrencileri hızla gelişen dijital peyzajın taleplerine hazırlarız.
Kazakistan’ın kırsal bölgelerindeki büyük potansiyeli açarak mevcut dijital uçurumu kapatma konusunda birlikte çalışma fırsatımız var. Ancak bu sadece kırsal alanları internete bağlamakla kalmaz, aynı zamanda gönüllere ve zihinlere sonsuz fırsatlara bağlanmak anlamına gelir. Dijital bağlantı, küresel bilgiye bir kapı olarak hizmet edebilir, kültürel alışverişi teşvik edebilir ve bakış açılarını genişletebilir. Bu nedenle, internet erişimini sağlamak için atılan adımların, kırsal öğrenciler arasında karşı kültürel anlayışı ve küresel farkındalığı teşvik etme çabalarıyla el ele gitmesi gerekir.
Bu çabaların sürdürülebilirliğini sağlamak için, hükümet kurumları, özel girişimler ve kar amacı gütmeyen organizasyonlar arasında işbirliği kaçınılmazdır. Dijital uçurumu kapatma konusunda daha kapsamlı ve etkili bir yaklaşım, kaynakları ve uzmanlığı bir araya getirerek sağlanabilir. Kamu-özel ortaklıklar, öğrencilerin ve yerlilerin internete erişebildiği, eğitim alabildiği ve beceri geliştirebileceği topluluk internet merkezlerinin de dahil olduğu yenilikçi çözümlerin geliştirilmesine olanak tanıyabilir.
Harekete geçme zamanı geldi. Kazakistan’da herkesin daha iyi bir yaşam yaratmak için birlikte çalışma fırsatı var. Dijital uçurumu kapatın ve ülkemizi geliştirin. Bu çağrı, sadece yönetim ve özel girişimleri kapsamaz; aynı zamanda toplumun da katılımını içerir. Yerel toplumlar, her bölgenin benzersiz zorluklarına uygun çözümler geliştirmek için görüş ve anlayışlarını sunarak sürece aktif katılımcılar olmalıdır.
Kazakistan’ın kırsal bölgelerindeki dijital uçurumu kapatmak, altyapı geliştirmesi, dijital okuryazarlık eğitimi, müfredat geliştirme, karşılıklı kültürel farkındalık ve toplumsal katılımı kapsayan çok yönlü bir yaklaşım gerektirir. Yeni öğrenenleri dijital çağda başarılı olmaları ve ulusun ilerlemesine anlamlı katkıda bulunmaları için güçlendirdiğimizde olumlu değişim potansiyeli sonsuzdur. Bütün çabalarımızı birleştirmek, gönülleri ve zihinleri birleştirmek ve daha kapsayıcı, adil ve refah dolu bir Kazakistan’ın yolunu açma fırsatını bu anı değerlendirelim.
Yazar, Nazarbayev Üniversitesi Kamu Politikaları Okulu öğrencisi Zhaniya Nurgozhina’dır.
Dipnot: Bu makalede ifade edilen görüşler yazarın kişisel görüşleridir ve Astana Times’ın resmi görüşünü yansıtmayabilir.
