Ekonomik kalkınma, barış ve tarafsızlık ilişkileri Dünya Ticaret Örgütü merkezinde tartışıldı.
Türkmenistan’ın Cenevre’deki Daimi Temsilciliği, Interpeace Building platformuyla işbirliği yaparak 17 Şubat’ta Dünya Ticaret Örgütü (WTO) merkezinde “Ticaret Yoluyla Dayanıklılığın İnşası: Sürdürülebilir Barış için Angajman” başlıklı bir etkinlik düzenledi. Etkinlik uluslararası kuruluşların üst düzey temsilcilerini, medya organlarını ve özel sektörü bir araya getirerek ekonomik kalkınma, sürdürülebilir barış ve tarafsızlık ilkeleri arasındaki etkileşimleri tartıştı.
Türkmen diplomasi misyonuna göre, WTO Genel Direktörü Dr. Ngozi Okonjo-Iweala, etkinlik katılımcılarına bir video mesaj gönderdi. Oturuma katılan Somali Başbakan Yardımcısı Salah Ahmed Jama, konuşmasında stratejik yatırımların ve sürdürülebilir iş uygulamalarının çatışma sonrası bölgelerde istikrarı ve güveni güçlendirmek için ne kadar önemli olduğunu vurguladı.
Etkinliğin ana konuşmacısı Türkmenistan’ın nezaket elçisi Vepa Hajiyev, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Türkmenistan’ın girişimiyle 2025’i Uluslararası Barış ve Güven Yılı ilan ettiğini hatırlattı. Ülkenin tarafsızlığının 30. yıldönümü, Türkmenistan’ın barışçıl işbirliği, ekonomik entegrasyon ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerine olan bağlılığını doğruladığını vurguladı. Türkmenistan’ın deneyimi, tarafsızlığın izolasyon anlamına gelmediğini, aksine uluslararası işbirliği ve sürdürülebilir ticaret için uygun koşullar yarattığını göstermektedir.
Tartışmalar sırasında Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC), Uluslararası Ticaret Odası (ICC) ve önde gelen özel şirketlerin temsilcileri, barışı koruma girişimlerine ve ticaret ve ekonomik işbirliğine iş katılımını genişletmek için pratik adımları tartıştılar. Etkinlik, farklı sektörlerden temsilcilerin dayanıklılığı güçlendirme mekanizmalarını ve işletmeleri barış ve istikrarı sağlamada nasıl dahil edeceklerini tartışmaları için önemli bir platform olarak hizmet etti.
Tarafsızlığının 30. yıldönümünde, Türkmenistan farklı uluslararası platformlarda barış, güven ve karşılıklı yararlı ekonomik işbirliği fikirlerini aktif olarak teşvik ederek, tarafsızlığın sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek için güçlü bir araç olduğunu göstermektedir.
