Tatil & Seyahat

Hattuşa, Satala ve Ani Kazıları: Medeniyet İzleri Ortaya Çıkıyor

Anadolu’ya İlk Giriş Kapısı Olan Ani’de Kazılar 1892’de Başladı

Kars’ta bulunan Ani Ören Yeri, Kafkaslar’dan Anadolu’ya ilk giriş kapısı olma özelliği taşıyor. Bu tarihi yerleşim bölgesi, 2016 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildi. Ani Ören Yeri’ndeki tarihi kalıntıların gün yüzüne çıkarılması amacıyla, 1892 yılından bu yana farklı dönemlerde kazı çalışmaları yapılmaktadır. Ani, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır ve surlar, cami, katedral, saray, kilise, manastır, tapınak, hamam, köprü ve bir bölümü yıkılmış kapalı geçitten oluşan yaklaşık 25 önemli yapının ayakta kaldığı bir yerdir. Ani’deki kazı çalışmaları halen devam etmektedir.

Ani’deki kazı çalışmaları, farklı dönemlerde farklı başkanlar tarafından yürütülmüştür. 1892-1893 ve 1904-1917 yılları arasında Nikolai Yakovleviç Marr, 1944’te Prof. Dr. İsmail Kılıç Kökten, 1964-1967 döneminde Prof. Dr. Kemal Balkan, 1989-2005 yılları arasında Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı, 2006-2010 yılları arasında Prof. Dr. Yaşar Çoruhlu ve 2011-2018 yılları arasında Prof. Dr. Fahriye Bayram başkanlığında yapılmıştır. 2019 yılından bu yana ise Doç. Dr. Muhammet Arslan tarafından yönetilmektedir. Muhammet Arslan, Ani Ören Yeri’nin Kars’ın 45 kilometre doğusunda, Türkiye-Ermenistan sınırının sıfır noktasında bulunduğunu belirtmiştir.

Arslan, Anadolu’daki Türk-İslam şehirciliğinin ve mimarisinin başlangıç noktasının Ani olduğunu söylemektedir. Bu büyük hamamda geçen yıl bulunan bir taş küvet, dünyadaki ilk suda doğumu ortaya çıkarmıştır. Bugüne kadar bilimsel literatürde dünyadaki ilk suda doğumun 1803 yılında Fransa’da gerçekleştiği yazılırken, Ani’deki buluş, aslında dünyadaki ilk suda doğumun 12. yüzyılda Anadolu’da ve Ani’de gerçekleştiğini kanıtlamaktadır. Bu durum, 12. yüzyıldaki Türk-İslam medeniyetinin ve biliminin ulaştığı seviyeyi göstermesi açısından önemlidir.

Arslan ayrıca, kazılarda ortaya çıkan mezarlığın da Türk-İslam döneminin Anadolu’daki ilk mezarlığı olduğunu vurgulamıştır. Bu mezarlık, Katedral’in hemen karşısında bulunmaktadır ve 8 gen gövdeli bir kümbet kalıntısı ile birlikte sandukalardan ve mezar odalarından oluşan büyükçe bir mezarlıktır.

Kazılarda Orta Çağ’a ait sırlı ve sırsız seramikler, taş, cam, kemik, metal ve ahşap buluntular da ele geçirilmiştir.

Ani Ören Yeri’ndeki kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kafkas Üniversitesi tarafından ortaklaşa yürütülmektedir. Bu çalışmalar, Ani’nin tarihini ve zengin kültürel mirasını ortaya çıkarmak amacıyla yapılmaktadır. Ani, Türk-İslam medeniyetinin ve mimarisinin önemli bir simgesidir ve bu kazı çalışmaları sayesinde daha iyi anlaşılması hedeflenmektedir.
 

Pools Plus Cyprus

Bu haber
bu kaynaktan alınarak ACM Cyprus yeni teknolojiler çalışması kapsamında, OpenAI – ChatGPT tarafından yeniden yazılmıştır. Geleceği yeniden şekillendirebilmek için yorumlarınızı bekliyoruz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu