Kazakistan Başkenti, Dünya Sağlık Örgütü’nün 73. Oturumunda Sağlık Önceliklerini Belirlemeye Karşılık Veriyor
ASTANA – Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Avrupa Bölgesel Komitesi’nin 73. oturumu 24-26 Ekim tarihleri arasında Astana’da gerçekleşecek. Bu oturumda önümüzdeki yıllar için sağlık gündemi belirlenecek.
53 ülkenin sağlık bakanları ve sektör uzmanları, Avrupa ve Orta Asya’da sağlık acil durumlarını, sağlık ve bakım iş gücünü, antimikrobiyal direnci ve mülteci ve göçmen sağlığını konuşacaklar.
Açılış konuşmasında WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, 25 Ekim’de kutlanan Cumhuriyet Günü vesilesiyle Kazakistan’ı kutladı ve ülkenin birincil sağlık hizmeti yaklaşımını benimseme konusundaki dikkate değer geçişini övdü.
Ghebreyesus, “Dün Alma-Ata ve Astana deklarasyonlarının değerlerinin uygulamada nasıl hayata geçirilebileceğini görmek için fırsatım oldu. Kazakistan Sağlık Bakanı Azhar Giniyat ile birlikte Republican Primary Health Care Governance Center açılışında bulunma şerefine eriştim. Bu merkez, en iyi uygulamalardan elde edilen dersleri derlemek ve sağlık sistemine yönelik yönetişimi güçlendirmek, Kazakistan halkının yüksek kaliteli birinci basamak sağlık hizmetlerine erişimini genişletmeye destek olmak için kuruldu” şeklinde konuştu.
Ghebreyesus ayrıca Kazakistan’ın uzak yerleşim birimlerine ulaşmayı hedefleyen mobil klinikler girişimini de vurguladı.
WHO Avrupa Bölge Direktörü Hans Kluge ise son yıllarda Orta Asya’da halk sağlığındaki önemli olaylar ve başarıları vurguladı.
Kluge, dayanıklı bir bölgenin kavramını destekleyen üç temel unsuru belirtti: dayanıklı yönetişim, dayanıklı bir sağlık sistemi ve dayanıklı insanlar.
Kluge, “Dayanıklı yönetişim, katılımcı ve küresel süreçlerle uyumlu olan yönetişim anlamına gelir” dedi.
Kluge, küresel süreçlerle uyumlu olmanın üç önemli alanını vurguladı: WHO çabalarını birleştirmek için Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin ajandasına uyum sağlamak, Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ile uyum sağlamak ve bölgesel iş birliği yoluyla bölgenin birliğini ve iç tutarlılığını güçlendirmek.
Kluge, para kazanmaktan öteye geçen ve toplumun tüm üyelerinin refahını teşvik eden bir ekonomi şekillendirme olasılığına da dikkat çekti.
Kluge, Avrupalıların %81’inin eşitsizlikleri azaltmanın en önemli siyasi önceliklerden biri olması gerektiğine inandıklarını ve olağan insanlara somut faydalar sağlayan politikaların önemini vurguladı.
Kluge, “Bu, sağlıklı sosyal kapsayıcı toplumlar yeniden inşa etmek istiyorsak son derece önemlidir” dedi.
