Kıtalar Arasında Köprüler Kurmak: Malezya ve Kazakistan’ın Stratejik Ortaklığı ve Ortak Değerleri
Malezya ve Kazakistan, geniş mesafelerle ayrılmış olsalar da şaşırtıcı bir ortak noktaya sahiptirler. Her iki ulus da sürdürülebilir kalkınma ve bölgesel barış için çaba sarf eden çok etnik demokrasilerdir. Başbakan Datuk Seri Anwar Ibrahim’in Kazakistan’a ziyareti, ikili ortaklığımızı sağlamlaştırmak ve acil küresel sorunlarla ilgilenmek için altın bir fırsat sunmaktadır. Küreselleşme ve pazarların ve kültürlerin birbirine bağlılığının belirlediği bir dönemde, Malezya-Kazakistan ilişkileri, sınırları aşan değerlerin ve işbirliğini teşvik eden değerlerin kalıcı bir şekilde teşvik edilmesiyle vurgulanmaktadır.
Güçlü bir dostluğun temelleri zaten mevcuttur. Kazakistan, Malezya’nın bölgesel ortağı olarak önemli stratejik bir konuma sahiptir ve her iki ülke de sinerjilerinden faydalanmak için işbirliğine yeni kapılar aralamış durumdadır, ekonomik işbirliği için verimli bir zemin oluşturmaktadır. Daha refah bir toplum arzusu, altyapı geliştirme, tarım ve teknoloji alanlarında daha derin işbirliği için verimli bir zemin oluşturur.
Ekonomiden öte, Malezya’nın ulus olma felsefesinin bir köşetaşı – SCRIPT olarak da bilinen Malezya Madani, Sürdürebilirlik, Merhamet, Saygı, İnovasyon, Refah ve Güven kelimelerinin İngilizce baş harflerinden oluşan kısaltma, kapsayıcılık ve barış içinde birlikte yaşanmış değerlere dayalı bir toplumun teşvik edilmesi amacını taşır. Bu idealler, Kazakistan hükümetinin benzer ideallerle uyumlu olduğu gibi uyumlu bulunur.
Malezya’nın çok kültürlü uyumuna olan bağlılığı, bölünmüşlük ve anlaşmazlıkla dolu bir dünyada güçlü bir mesajı temsil eder. Kültürler ve tarihler arasındaki zengin dokumamız, birlikte çeşitlilik anlayışını simgeler, bu yalnızca bir slogan değil, milyonlarca Malezyalı için yaşanan bir gerçekliktir. Bu doğrultuda, bölgede aşırılığı reddetme ve barışı sağlama çağrısında bulunan Kazakistan Cumhurbaşkanı’nın son çağrısında olduğu gibi, ortak değerlerde bir yakınsama vardır.
Ayrıca, Malezya’nın hukukun üstünlüğüne olan bağlılığı, demokratik toplumunun temel direği olarak durmaktadır. Adalet, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine bağlılığı, bu taahhüdünü ve insan haklarının korunmasını vurgular. Son zamanlarda Kazak hükümetinin kadın ve çocuk haklarını korumak için hukuki reformlar başlattığını ve toplumun savunmasız üyelerini koruma, kadınların güçlendirilmesi ve çocukların refahını ilerletme konusundaki bağlılığı paylaştığını takdir etmek gerekir.
Sürdürülebilirlik konusunda, çevresel koruma ve doğaya olumlu bir şekilde etki eden kalkınma erdeminin üzerine bir ekonomiye çaba gösteriyoruz. Kazakistan’daki son sel felaketi, yüzbinlerce insanın yerinden edilmesine, büyük bir kısmının çocuk olmasına neden oldu ve gerçekten trajikti. Her yıl ağır bir bedel ödeyerek yoğun muson sel felaketlerine aşina olan bir tropikal ülke olarak, Malezya iklim değişikliği karşısında geliştirilmiş su altyapısı ve enerji güvenliği için mücadeleyi takdir etmektedir. Bu zorlu, gelecekteki iklim felaketlerine karşı koruma alanlarında işbirliği için önemli alanlar sunar.
Ulusal sınırların dışında, Malezya ve Kazakistan, Gazze’deki çatışmaların sona erdirilmesi konusunda birlikte bulunuyorlar. İnsani durum konusundaki karşılıklı endişemiz, ateşkes çağrılarının tekrarlaması ve iki devlet çözümüne bağlılıklarımızla ifade edilmektedir. Bu bağlamda, Malezya’nın bu bölgenin karmaşık jeopolitik sorunlarına sürdürülebilir çözümler aramak için Kazakistan gibi aynı fikirde olan uluslarla bir araya gelmesi ve daha geniş bölgesel insani sorunlara yönelik artan çok taraflı işbirliğe önderlik etmesi hayati önem taşımaktadır.
Başbakan Datuk Seri Anwar Ibrahim’in Kazakistan’a ziyareti, her iki ulus arasındaki kalıcı dostluk ve işbirliğinin derinleştirilmesi fırsatını temsil etmektedir. Bu ziyaretle eş zamanlı olarak, ISIS Malezya ile Kazak karşıtımız Kazakistan Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (KazISS) arasında ortaklık protokolünün imzalanması, daha yakın işbirliği için ortak hedefimizi daha da vurgular. Ortaklık ve işbirliği ruhuyla, bu anı köprüler kurmak, anlayışı teşvik etmek ve barış, güvenlik ve karşılıklı anlayışın hakim olduğu bir dünya için mücadele etmek için kullanalım.