Macaristan, Çin Yatırımcıları için Önemli Bir Hedef Olmaya Devam Ediyor
Ekonomi Gelişim Bakanı Márton Nagy, Shanghai’da düzenlenen 6. Çin Uluslararası İthalat Fuarı’na katıldı. Ekonomik Kalkınma Bakanlığı tarafından yapılan bir açıklamada, Nagy’nin etkinlikte yaptığı konuşmada, Macaristan’ın blok oluşturmayı destekleyen politikaları reddettiğini ve Batı ile Doğu arasında barış, işbirliği ve bağlantıyı hedeflediğini vurguladığı belirtildi.
Bakan, “Macaristan’ın Orta Avrupa’da Çinli iş yatırımları için bir numaralı tercih olduğu gurur duyuyoruz. Doğu’ya açılımın başarısı, 2023 yılında yabancı doğrudan yatırımların üçte birinden fazlasının (%34) Macaristan’a Doğu ülkelerinden geleceğini göstermektedir. 2010 yılında bu oran yalnızca %10’un altındaydı” dedi. Nagy, Macaristan’ın şu anda doğu ve batı şirketlerinin birlikte elektrikli araç üretim ekosistemi kurduğunu, elektrikli motorlar, bataryalar, güneş panelleri, elektrikli şarj cihazları ve arabalar ürettiklerini belirtti.
Márton Nagy, mevcut toplam yabancı doğrudan yatırım stokunun 2030 yılına kadar ikiye katlanabileceğini düşünüyor. Güçlü yabancı doğrudan yatırımların üç önemli avantajı bulunuyor. İlk olarak, makro düzeyde yatırımlar, üretim ve ülkenin dış ticareti önemli ölçüde artacaktır. 2030 yılında ihracatın GSYİH’ya oranı %100’e ulaşabilirken ülkenin ihracat karmaşıklığı dünya liderleri arasında kalabilir ve bu da onun on yılın sonunda AB’nin %90’ını yakalama hedefine ulaşmasına yardımcı olabilir.
İkinci olarak, mikro düzeyde FDI’nın Macaristan firmalarının gelişimine olan çarpan etkisi önemlidir, hem yatay hem de dikey etkiler açısından. Yatay entegrasyon, Ar-Ge faaliyetlerinin, üniversite işbirliğinin, bilim ve inovasyon parklarının birbirine bağlanması anlamına gelmektedir. Dikey entegrasyon ise tedarik zincirleri yoluyla Macar şirketlerine yeni, modern teknolojiler öğrenme fırsatı vermektedir. Hükümetin hedefi, Macaristan’da faaliyet gösteren fabrikaların tedarik zincirlerinde daha fazla birinci sınıf Macar tedarikçiye sahip olmasını sağlamaktır.
Üçüncü olarak, artan ticari faaliyet lojistik sektörüne ivme kazandırabilir. Lojistik sektörü şu anda GSYİH’nın %5’ini oluşturuyor. Bu oranın on yılın sonunda %10’a çıkarılması gerekmektedir. Önemli olan, Macaristan’da üretilen ürünlerin Macar taşıyıcılar tarafından taşınmasıdır, dedi.
Nagy, FDI’nın devam eden çekiciliğini ve bunun üzerine kurulu başarılı bir ekonomi politikasını sağlamak için üç önkoşul olduğunu belirtti. Altyapının daha da geliştirilmesi, yeterli ve ucuz enerjinin sağlanması ve uygun nitelikli işgücünün temin edilmesi gerekmektedir.
Ona göre, Kuşak ve Yol Girişimi (BRI) şu anda dünya politikasındaki en kapsamlı projedir. Nagy, Budapeşte-Belgrad demiryolu gibi ortak öncelikli yatırımlar olmasına rağmen, Macaristan’ın BRI altyapı geliştirmesindeki katılımının diğer ülkelere göre düşük olduğunu belirtti.
Bu nedenle, Nagy, Çinli FDI’nın güçlü girişi tarafından üretim ve ticaretin engellenmemesi için BRI kapsamındaki altyapı projelerinin boyutunu artırmamız gerektiğini söyledi.
Márton Nagy, expo vesilesiyle dünyanın en büyük bankası ICBC’nin yöneticileriyle de görüştü. Toplantı sırasında, Macaristan’ın sadece Batı ve Doğu’dan sermaye ve yüksek teknoloji için bir ekonomik buluşma noktası olmakla kalmayıp aynı zamanda bir bölgesel finans merkezi olmayı da istediğini tekrarladı. Çin bankasının zaten Macaristan’da ciddi ticari faaliyetler gerçekleştirmesi nedeniyle, hükümet ICBC’nin Macaristan’da bir şube açmasını istiyor.
Bakan, Macaristan-Çin ilişkilerinin son zamanlarda önemli ölçüde geliştiğini, Ekim ayının ortasında Başbakan Viktor Orbán liderliğinde gerçekleşen yüksek düzeyli bir heyetin Çin’i ziyaret ettiğini ve bu ziyaret sırasında ICBC dahil birçok işbirliği anlaşmasının imzalandığını vurguladı.
