Orbán ve Fico, Toplantıda Ulusal Egemenliğin Önemini Vurguladı
Sıra: Macaristan Başbakanı Viktor Orbán ve Slovakya Başbakanı Robert Fico
Macaristan Başbakanı Viktor Orbán, Pazartesi günü Bratislava’da Slovakya Başbakanı Robert Fico ile düzenlediği ortak basın toplantısında, şu anda Macar-Slovak ilişkilerinin en iyi dönemini yaşadıklarını söyledi.
Viktor Orbán, Macaristan ve Macar halkı adına Robert Fico’ya, son yıllarda iki ülke arasındaki dostluk ve işbirliği için gösterdiği “cesur kararlar, dostluk ve girişimler” için teşekkür etti. Orbán, “On beş yıl önce, bugün burada, bu şekilde iki ülkenin ilişkisi hakkında konuşacağımızı söyleseydi, bunun mümkün olduğuna inanan çok az kişi olurdu” diye belirtti.
Başbakan, Slovakya ve Slovak milletinin her zaman Macaristan’a güvenebileceğini ve Macarların da Slovakya’ya güvendiğini, zira iki ülkenin birçok ortak menfaati olduğunu vurguladı.
Macaristan, Macaristan’da yaşayan Slovak ulusal gruplarını ve topluluklarını ülkenin çok değerli ve saygıdeğer bir parçası olarak görmekte ve kimliklerini ve kültürel ve siyasi varlıklarını koruma konusunda elinden geleni yapacaktır.
Orbán, basın toplantısında iki ülke arasındaki ticaretin 15 milyar avroyu aştığını ve Slovakya’nın Macaristan için en önemli üçüncü ortak konumunda olduğunu hatırlattı. Her iki ülkenin modern sanayi ülkeleri olduğunu belirterek, gümrük savaşının ekonomilerini zayıflatmaması için ortak çıkarlar doğrultusunda hareket etmeleri gerektiğini vurguladı.
Göç konusuna değinen Macar Başbakan, ülkelerinin göçmen barındırmadığını ve yanlış yönlendirilmiş bir göç politikasıyla çocuklarının geleceğini tehlikeye atmak istemediklerini belirtti. “Hiç kimsenin ulusal devletlerin egemenliğini göç politikalarında kısıtlayamayacağına, Slovakların veya Macarların kiminle yaşamaları gerektiğine karar veremeyeceğine inanıyorum.” diye ekledi.
İkili konular hakkında, Macaristan ile Slovakya arasında üç yeni yol, üç yeni köprü inşası ve yeni tren seferleri başlatma planlarından bahsetti. Orbán, önceki anlaşma gereği iki ülke arasındaki sınır geçiş noktalarının sayısının 22’den 40’a çıkarıldığını hatırlatarak, “Artık yeni yollara, köprülere ve demiryollarına ihtiyacımız var.” dedi.
Enerji tedariki konusunu ele alan Başbakan, Ukrayna’nın doğal gaz teslimatlarını engellemesinin üzücü olduğunu belirtti. “Bu yolun doğru olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü bu, Ukrayna’nın Avrupa’ya yaklaşımını oldukça zorlaştıracaktır.” dedi. Orbán, iki ülke arasındaki doğal gaz kapasitesinin 3,5 milyar metreküpe çıkarıldığını hatırlatarak, Robert Fico ile şimdilik bu kapasitenin 900 milyon metreküp daha artırılması konusunda anlaşmaya varıldığını açıkladı.
Başbakan, her iki ülkenin de petrol satın alma yaptırımlarından muaf tutulma talep ettiklerini sözlerine ekledi.
Viktor Orbán, basın toplantısında demokrasinin Brüksel’de değil, üye devletlerde olduğunu ifade etti. Avrupa Birliği’nde 27 üye devlet olduğunu ve her birinin ulusal çıkarlarının bulunduğunu belirterek, bu dönemde, güçlerin üye devletlerden sürekli alındığını vurguladı. “Bu doğru değil. Saygısızlıktır.” dedi.
Demokrasi Brüksel’de değil, üye devletlerde mevcuttur. Dolayısıyla, Brüksel, Slovakya veya Macaristan’da demokrasiyi garanti etmez, biz Macaristan ve Slovakya olarak Brüksel’deki bürokrasiye karşı demokrasinin varlığını garanti ediyoruz.”
Dış politika konularında oy birliği garanti edilmeden Avrupa’nın işleyemeyeceğini belirten Orbán, “Dış politika konularında oy birliğinden vazgeçersek, bu, devletlerimizin egemenliğini fiilen ortadan kaldırır.” dedi.
Ortak basın toplantısında Slovakya Başbakanı Robert Fico, Viktor Orbán’ın ziyaretinin iki ülke arasındaki dostane ilişkileri güçlendirdiğini ve bu ilişkilerin mükemmel ve sorunlu olmadığını vurguladı. Fico, Macaristan’ın Slovakya’ya sağladığı enerji tedariklerinden dolayı teşekkür etti.
Toplantıda nükleer enerji konusunun da ele alındığını ve bu sektördeki Slovak ve Macar şirketleri arasındaki işbirliğinin memnuniyetle karşılandığını kaydetti.
Fico, bu yıl Temmuz ayında Macaristan’ın Visegrád Dörtlüsü başkanlığını üstleneceğini hatırlatarak, Orbán’dan bu önemli bölgesel işbirliğini canlandırmak için elinden geleni yapmasını istedi. “Büyük güçlerin, 60 milyondan fazla AB vatandaşının çıkarlarını temsil eden işbirliğini kabul etmek istememesi nedeniyle bu girişimi yok etme amacı olduğunu” belirtti.
Slovak Başbakan, AB içinde Macar hükümetinin ve Viktor Orbán’ın Macar ulusal çıkarlarını savunma konusundaki kararlılığını takdir ettiğini belirtti. Slovakya’nın AB’de yerinin olduğunu ancak aynı zamanda sorunların göz ardı edilemeyeceğini de vurguladı.
Fico, vetoların olduğu bir AB’nin nasıl işleyebileceğini hayal edemediğini belirtti ve karar verme sürecinin büyük üye devletlerin elinde olmasının tehlikelerini ifade etti.
“AB, orada var olan görüş çeşitliliği içinde uzlaşma bulabiliyorsa güçlü olacaktır. Birliğin gücü, üye devletlerin egemen görüşlerine saygı duyulmasında ve demokrasi ile hukukun üstünlüğü değerlerine geri dönülmesinde yatmaktadır, bu her zaman geçerli değil.” diyerek sözlerini tamamladı.
Fico, AB içindeki kilit aktörleri dinlemeye ve AB’nin yok olmasına yol açacak hamlelerden kaçınmaya çağrıda bulundu. “Veto hakkının kaldırılması, Avrupa Birliği’nin sonuna giden bir adım olacaktır. Bu konudaki kanaatim kesin” dedi.
Fico, Slovakya’nın böyle bir değişiklikle asla anlaşmayacağını ve üye devletlerin her zaman “tek ve doğru gerçek” konusunda hemfikir olduğu durumlarda, AB için en büyük tehlikenin devletlerin bu şekilde yönetilmesi olacağını belirtti.
MTI aracılığıyla, Öne çıkan fotoğraf MTI/Miniszterelnöki Kommunikációs Főosztály/Fischer Zoltán tarafından sağlanmıştır.
