
Son Dakika Haber: MHP Lideri Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Sisteminden Dönüş Olmayacağını Net Bir Şekilde Belirtti

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı’nda gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Bahçeli, İsrail’in Gazze’de yasaklı beyaz fosfor bombası kullandığına yönelik iddiaların gündeme geldiğini hatırlatarak, “Gazze’de çocuklar, bebeler, kadınlar, sivil ve masumlar barbar saldırıların canlı hedefidir.” demişti. İsrail’in saldırılarına derhal son vermesi gerektiğini söyleyen Bahçeli, “İki devletli çözüm mutlaka sağlanmalıdır.” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi lideri Bahçeli, toplantıdaki konuşmasında şunları söyledi: Değerli milletvekilleri, saygıdeğer misafirler, sevgili basın temsilcileri, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza en içten selamlarımı iletiyorum. İnsan hayatında 100 yıl uzun bir süre olabilir, ancak devlet hayatında kısa sayılabilecek bir süredir. Kurulan ve yıkılan Türk devletleri, milli kültürün ufkundan doğmuş ve ayrı kaynaklardan gelmemiştir. Millet aynı olduğu sürece, isim, itibar ve istikbal aynıdır. Türk tarihinde kopukluk hiç olmamıştır.
Kurulan her Türk devleti, bir öncekinin temelleri üzerine yükselmiş ve çağına mühür vurmuştur. Türk devleti zengin anılarını özümsemiştir. Türkiye Cumhuriyeti, ağaç kovuğundan çıkmamış veya tembih ile kurulmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti, olağanüstü şartlar altında, azimle tarih sahnesinde yerini almıştır. Dönemin milletvekilleri, Cumhuriyet sesleriyle yeri göğü inletmişlerdir. Millet, tam bağımsızlıktan başka diğer zillet seçeneklerine kapalı olduğunu beyan etmiştir.
Pek çok cephede mücadele eden Türk milleti, Cumhuriyet ile yaralarını sarmıştır. Cumhuriyet ilan edildiği gün Atatürk, ilk cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı İmparatorluğunun ötekisi değil, aynı kaynaktan beslenen iki Türk devletidir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Osmanlı arasına çomak sokmak isteyenler, içimize yuvalanmış yabancılarıdır. Bunları birer birer söküp atacağız. Ay yıldız ne kadar bizimse, üç hilal de o kadar bizimdir. Bu gerçek değişmeyecektir. Bu hafta Cumhuriyetin 100. yılını coşku ile milletçe kutlayacağız. Cumhuriyetin en önemli özelliği, millet egemenliğini doğrudan tanımasıdır.
Cumhuriyet, devletin şekli ve biçimi olduğu kadar, uygulanan sistemin adıdır. Rejimin değiştiğini iddia edenler, suçsuz yalancılardır. Hükümet sistemi başka, rejim başkadır. 1923’te rejimin adı belirlenmiş ve bir daha açılmamak üzere kapanmıştır. 100 yıl önce atılan kutlu adımın dayanağı millettir. Cumhuriyetten dönüş olmadığı gibi, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden de dönüş olmayacaktır. Millet kararını vermiştir. Cumhuriyeti yok etmeye çalışanların sonu hüsran olacak, bedeli ağır olacaktır. Demokrasinin köklü bir şekilde tecelli etmesidir. Eğer Atatürk bugün yaşasaydı, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yılmaz savunucusu olurdu. Onlar çetesi değil, plansız değildi. Cumhuriyet fikri bir anda ortaya çıkmamıştı.
Türk milli varlığı üzerinden geliştirilen milliyetçilik aynı zamanda demokratik bir halk hareketidir. Türkiye Cumhuriyeti, Türk milli kültürü üzerine yükselmiştir. Bunu geliştirmek, kültür mirasına sahip çıkmak demektir.
Milleti bir bütün olarak ele alan ve kucaklayan bir milliyetçilik anlayışı ortaya çıkmıştır. Milletin canlı bir temsili olan halk, demokrasinin temel noktasıdır. Bu somut gerçekler Cumhuriyetin kuruluşunda da hakimdir. TBMM’nin açılışı, Cumhuriyetin ilk adımıdır. Cumhuriyet, kimsesizlerin koruyucusudur. 1923’te nüfusumuz 13 milyondu, bugün ise 85 milyon.
…