Uzman: Orta Asya Ülkelerinde Bağlantı ve İşbirliği Anahtar Rol Oynuyor
Orta Asya ülkeleri arasındaki kapsamlı bölgesel bağlantılarını güçlendirmek, her beş ülke içindeki bağlantıların güçlendirilmesine bağlıdır. Bu konuda Kamran Bokhari, New Lines Enstitüsü’nde Avrasya Güvenlik ve Refah portföyünün kıdemli direktörü, yakın zamanda yaptığı bir röportajda belirtti.
Bokhari, jeopolitik ve uluslararası güvenlik konusunda uzmandır. Amerika Birleşik Devletleri Dış Hizmet Enstitüsü’nde Orta Asya çalışmaları kurs koordinatörü olarak görev yapmış ve Dünya Bankası’nda kıdemli danışman olarak çalışmıştır. Özel sektör istihbarat alanında çalışma deneyimine sahiptir ve demokratikleşme, politika oluşturma ve istihbarat analizi konularında kitaplar yazmıştır.
Bokhari, Almatı’da 14-15 Mart tarihleri arasında düzenlenen İş 5+1 (B5+1) Forumu’nda önemli konuşmacılardan biri olmuştur. Bu forum, Center for International Private Enterprise (CIPE) tarafından düzenlenen İyileştirilmiş Orta Asya İş Ortamı (IBECA) programı kapsamında önemli bir etkinlik olmuş ve bölgenin beş ülkesi arasında bağlantı ve işbirliğinin hayati önemini vurgulamıştır.
“Orta Asya’nın jeo-ekonomik entegrasyonunu engelleyen en büyük engellerden biri, bölgenin ülkeleri arasındaki bağlantının henüz gelişmeye çok ihtiyacı olmasıdır,” dedi. “Birbirleriyle ticareti maksimize etmek için bölgenin beş ülkesi, düzenlemeleri uyumlaştırmak, gümrük prosedürlerini düzenlemek ve anlaşmazlıkları çözmek için sağlam uluslararası mekanizmalar geliştirmelidir. Bölge içinde mal ve insan taşımacılığını kolaylaştırmak için Orta Asya ülkeleri hem sabit hem de yumuşak altyapı gelişimine odaklanmalıdır.”
Bunun yanı sıra, birçok konuşmacının devlet, özel sektör ve sivil toplumu içeren bir ekosistemin yaratılma ihtiyacını vurguladığını belirtti.
“Amerika Birleşik Devletleri ve Orta Asya ülkeleri arasındaki ekonomik kalkınma ve bölgesel entegrasyon alanındaki işbirliğinin iyileştirilmesi için büyük bir fırsat bulunmaktadır,” dedi. “Büyük ölçüde, bunun gerçekleştirilmesi, bölgesel ülkelerin batılı yatırımları çekmek için reformlara girişmesine bağlıdır. Washington, bu reformların uygulanmasına yardımcı olacak büyük bir desteği sağlayabilir. Ancak, bölgesel ülkelerin gerçek potansiyeline ulaşabilmesi için, sürecin sahiplenilmesi gerekmektedir.”
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından, Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri Orta Asya’yı önceliklendirmeye başlamıştır, bu da son derece olumlu bir gelişmedir. Ancak, bu süreç henüz embriyonik bir aşamadadır ve kapsanması gereken çok büyük bir alan mevcuttur.
Çok taraflı kuruluşlar da Orta Asya’daki ekonomik bütünleşme çabalarına katkıda bulunmaktadır. “Orta Asya Bölgesel Ekonomik İşbirliği (CAREC) programı, çok taraflı kuruluşların bölgesel ekonomik bütünleşme çabalarındaki daha büyük bir rolü için güçlü bir örnek teşkil etmektedir. Washington, USAID ve DFC üzerinden CAREC’in yürüttüğü çalışmalara katkı sağlayabilir. Aynı zamanda, ABD’nin Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası ve IMF aracılığıyla, çok modlu taşıma ağlarını ve enerji ve ticaret güvenliğini artırmaya yönelik mevcut çabaları güçlendirmek için bir alan mevcuttur.”
Bokhari, Kazakistan’daki devam eden reformlara da dikkat çekerek, Devlet Başkanı Kasım Cumartay Tokayev’in ekonomide devletin etkisini azaltma çabalarını “doğru bir hareket” olarak nitelendirdi.
“Bu yolda ilerlemek hayati öneme sahiptir ve istenmeyen sonuçlar ve diğer faktörler nedeniyle oldukça zorlayıcı olabilir, kısa vadede işsizlik gibi. Benzer şekilde, devlet teşviklerini azaltmak, yaşam maliyetlerini artırır ve halk arasında memnuniyetsizliği tetikleme riskini taşır. Kazak politika ve karar alıcıları, sürdürülebilir büyümeye katkıda bulunacak reformları uygulamakla birlikte, halk arasında potansiyel kısa vadeli sonuçların sınırlandırılması arasında doğru dengeyi bulmak zorunda kalacaktır.”
Uzman, böyle belirsiz zamanlarda bölgenin en büyük ekonomisi olarak Kazakistan’ın bölgesel entegrasyon konusunda liderlik etmesi gerektiğini düşünmektedir. Özbekistan ile yakın işbirliği içinde “Astana, diğer üç küçük Orta Asya ülkesini güvenlik ve istikrarı sağlayan bir mimariye yönlendirebilir.”
“Bu, her ülkenin bölgedeki dönüşümleri ve kolektif stratejik çevreleri göz önüne alındığında, bu en belirsiz zamanda ekonomik gelişimi sağlamak için kritik bir ilk adımdır. Her ülke, bölgenin farklı oyuncularıyla kendi ikili ilişkilerine sahip olmaya devam ederken, Kazakistan, bölge ile dış dünya arasındaki ilişkilerde çok taraflı bir bileşeni vurgulamak için uluslararası etkisini kullanabilir.”
Röportaj, Washington, D.C., Amerika Birleşik Devletleri’nde faaliyet gösteren kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Center for International Private Enterprise (CIPE) tarafından desteklenmiştir.